Zenginsem, denizlerin hükümdarı kadar, Bir haykırman yeter: "Yakala kaşığı!"1 - Sualtı ve üstü dünyasını, Hiç düşünmeden, sererim önüne! Dağın zirvesinde, onun için bir kristal ev düzer, Kendimse, bir köpek gibi, zincirinde büyürdüm. Pınarlarım gümüştendir, Altından plaserlerim!2 Seni herkesle kıyaslayamam, İster öldür beni, istersen vur. Bir bak, nasıl hayran hayran seyrediyorum seni, Bir Rafael Madonnası gibi3. Dağın zirvesinde, onun için bir kristal ev düzer, Kendimse, bir köpek gibi, zincirinde büyürdüm. Pınarlarım gümüştendir, Altından plaserlerim! Eğer yoksulsam, bir köpek gibi, tek başına, Evimde in cin top oynuyorsa4 - Sen, Tanrım, yardım edersin bana! İzin vermezsin hayatımı buruşturup atmama... Dağın zirvesinde, onun için bir kristal ev düzer, Kendimse, bir köpek gibi, zincirinde büyürdüm. Pınarlarım gümüştendir, Altından plaserlerim!
1 Balıkçılıktan kullanılan, misinanın ucuna iğnelerin bağlandığı "kaşık"tan bahsedilmekte.
2 Plaser belki oldukça "teknik" bir terim, akarsuların beraberinde sürklediği maden açısından zengin topraklar kastedilmiş.
3 Rafael Madonnası - ressamın çizdiği Madonna figürleri.
4 ifadesi, bomboş bir mekan ya da yer anlatılmak için kullanılıyor. Düz bir çeviride "Top yuvarla" anlamına gelir. Bazen "cebimde metelik yok" demek için de benzer bir ifade de kulanılabilir.
 
© Hüseyin Avni Dağlı. Çeviri, 2011