Nasıl görünür şimdi gözüme, nasıl nefes alırım? Hava serin fırtına öncesi, serin ve yapış yapış. Neler dilime gelecek bugün şarkımda, ve neler duyulacak? Kuşlar şakıyacak kehanetleri - hepsi de hikayelerden. Sirin1 sırıtacak bana mesut-bahtiyar - Eğlendirecek, yuvasına çağıracak, Tam karşıda ise - hasret çekip hüzünleniyor, Gönlüne zehir zerkediyor efsanevi güzelliğiyle Alkonost. Yedi aziz tel2 gibi Çınladı sıra sıra - Bu kuş - Gamayun, Umut veriyor! Mavi gökyüzünde, bağrı çanlarla delik, - Bakır kubbe, bakır kubbe - Çok mu sevinçli, pek mi kızgın... Saf altınla kaplanır Rusya'da kubbe - Tanrı onu daha sık farketsin diye. Ebedi bir gizemin önündeyim, Yüce ve masalsı bir ülkenin önünde - Hem tuzlu - hem acı, hem ekşi - hem tatlı, Masmavi, pınarlı, çavdarlı. Yağlı - paslı kir çiğneyerek, Atların üzengilerine yapışmışlardır, Ama çeker beni bu uykulu devletin cazibesi, Turşusu çıkmış ve şişmiş (olsa da) uykudan. Yedi zengin mehtap gibi Yolumun üstüne çıkacak - Bu kuş Gamayun Umut veriyor! Harcanmış, tüketilmiş bu ruhun, Yer yer yenmiş-aşınmış bu ruhun, - Kanayana dek incelmişse yaması, - Yenilerim yamayı, altınla öderim bedelini Yeter ki Tanrı daha sık farketsin kendisini.
1 Sirin, Alkonost ve Gamayun Slav mitolojisinde cennette var olduğu düşünülen kuşlar.
2 Gitarlar normalde altı tellidir; ancak Vysotsky ve akranları daha çok yedi telli gitarla çalıp söylemiştir.
 
© Hüseyin Avni Dağlı. Çeviri, 2013